iyakşamlar okuyucu.
bütün gün dana gibi yatıp
hastalıklar içinde kıvranırken,
gündüz bahsini geçirdiğim kitaba gömülmüşken
kulağımda tek bi melodi vardı;
she..
böyle zarif zarif
danteller içinde salınayım,
bana bu şarkıdaki gibi
meri antuvanet havasında hissettirecek
bazı olaylar olsun.
gözlerimde incecik eyelinerlar,
ellerimde siyah dantel upuzun eldivenler,
başım zarifçe havaya kalkmış.
sonra durdum
neyin hayalini kuruyosun sümüklü dedim.
sen önce bi yataktan kalkabil,
pijamalarını çıkaracak gücü bul kendinde.
haspam dedim.
aa elvisciğim şımartmayın şunu
allasen falan dedim de
allasen falan dedim de
o kısmının muhatabına ulaştığından
emin değilim.
(elvis, bloğumu takip ettiğini biliyorum.
cevap vermediğin için alınmadım,
merak etme)
(elvis, bloğumu takip ettiğini biliyorum.
cevap vermediğin için alınmadım,
merak etme)
ben romantizm özürlü bi insanımdır.
mesela biri önümde diz çöküp
evlenme teklif etse
kalk be kalk dizlerini pis ettin derim.
en nefret ettiğim çiçek kırmızı güldür,
türkçe slow şarkılardan iğrenirim.
aşkım diyen birini gördüğümde
kaşığın tersiyle ağzına şaplatasım gelir.
sevgililer günü ayağına
kendini enayi yerine koydurmaktansa
hiç bahsetmek istemiyorum.
bu şarkı için insanlar oov ne kadar romantik
yorumunu yapsa da,
benim için bambaşka bişey.
(romantik parçalar benim yalnızca
gardrobumda yer alabilir tatlım.)
bu huzurun şarkısı.
yanında rahat, mutlu, güvende
hissedebileceğin insanların şarkısı.
bu aralar içinde bulunduğum
sıkıntılı durumdan dolayı
her dinlediğimde gözlerimin dolmasına sebep oluyo ayrıca.
nası lan diyorum.
nası bi kadın ki bu,
böyle şeyler söyleyebilmiş birisi.
vay anasını diyorum.
dünyada ne insanlar var,
etraflarında ne kadar değer veren başka insanlar var.
böyle insanların hep birbirlerini bulmaları
azcık adaletsizlik olmamış mı diyorum.
biz neden kozalakça yoğun bi ülkede yaşıyoruz diyorum.
etrafımdaki herkes için,
"bir elvis değil" diyorum.
he dicen ki sen julia rabırts mısın kızım
hangi elvisin hayalini kuruyosun?
yani o kadar güzel olmayabilirim ama
ağız boyutu konusunda
her türlü kapışırım.
(bi dakka.
bu bi dezavantaj mıydı o.O)
she may be the reason i survive..
neşe dolu,
eğlendiren, güldüren,
beklenmedik anda öfkelenen,
günü cennete ya da cehenneme çevirebilen,
hem gülen hem ağlayan kadına;
her halin benim anılarım olsun diyen
adam tarafından söylenmiş şarkı.
insanın gözlerini bazen mutluluktan,
bazen kendini çaresizce
başkalarıyla kıyaslamaktan dolayı dolduran.
evlenme teklif etse
kalk be kalk dizlerini pis ettin derim.
en nefret ettiğim çiçek kırmızı güldür,
türkçe slow şarkılardan iğrenirim.
aşkım diyen birini gördüğümde
kaşığın tersiyle ağzına şaplatasım gelir.
sevgililer günü ayağına
kendini enayi yerine koydurmaktansa
hiç bahsetmek istemiyorum.
bu şarkı için insanlar oov ne kadar romantik
yorumunu yapsa da,
benim için bambaşka bişey.
(romantik parçalar benim yalnızca
gardrobumda yer alabilir tatlım.)
bu huzurun şarkısı.
yanında rahat, mutlu, güvende
hissedebileceğin insanların şarkısı.
bu aralar içinde bulunduğum
sıkıntılı durumdan dolayı
her dinlediğimde gözlerimin dolmasına sebep oluyo ayrıca.
nası lan diyorum.
nası bi kadın ki bu,
böyle şeyler söyleyebilmiş birisi.
vay anasını diyorum.
dünyada ne insanlar var,
etraflarında ne kadar değer veren başka insanlar var.
böyle insanların hep birbirlerini bulmaları
azcık adaletsizlik olmamış mı diyorum.
biz neden kozalakça yoğun bi ülkede yaşıyoruz diyorum.
etrafımdaki herkes için,
"bir elvis değil" diyorum.
he dicen ki sen julia rabırts mısın kızım
hangi elvisin hayalini kuruyosun?
yani o kadar güzel olmayabilirim ama
ağız boyutu konusunda
her türlü kapışırım.
(bi dakka.
bu bi dezavantaj mıydı o.O)
she may be the reason i survive..
neşe dolu,
eğlendiren, güldüren,
beklenmedik anda öfkelenen,
günü cennete ya da cehenneme çevirebilen,
hem gülen hem ağlayan kadına;
her halin benim anılarım olsun diyen
adam tarafından söylenmiş şarkı.
insanın gözlerini bazen mutluluktan,
bazen kendini çaresizce
başkalarıyla kıyaslamaktan dolayı dolduran.
ne kadar eğlenceli bir tarzınız var.yazım biçiminize,zekanıza,zevkinize hayran kaldım.
YanıtlaSilçok incesiniz(:
Silama galiba türkiye'de yaşamıyosunuz. zira insanların zekaları, hayal güçleri veya mental özellikleri yerine bel ölçülerinin, saç renklerinin, beyinsizliklerinin hayranlık uyandırdığı bi ülkede yaşıyoruz.
mehheheh bu bizim nikah şarkımız :) ama isteyerek olmadı, biz sıramızı beklerken kardeşim haber yolladı, "gelinle damat gelirken evli-mutlu-çocuklu çalıyor, farkında mısınız?" diye. değildik, müzik çalan amcayı rehin aldık, listede gözüme takılan ilk güzel şarkı buydu, panikle bunu seçtim. yoksa zannetmiyorum ki o she ben olayım ahahhaha :)
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilİnsan bazen içinde olduğu durumu fazla büyütür. Halbuki dışarıdan bir insan baktığında o kadar da büyük bir problem değildir. İnsan bazen dışarıdan bakmalı ki kendini kahretmesin.
YanıtlaSilEğer seviyorsa insan sonuna kadar gitmeli. Çünkü karşılıklı sevgi çok zor bulunan bir şey. Gerisi fasa fiso. Elbette insan herşeyin dörtdörtlük olmasını ister. Ama bunu da zamanla tecrübe edinerek öğreniceksin. Dert ettiğin şeylere ileride gülüceksin belki de.
SilKendini bu kadar üzme. İnanki değmez. İnşallah hayatın boyunca sevdiğin insanla en mutlu günleri, haftaları, ayları, yılları yaşayarak yaşlanırsın.
Silbişeyi dert etmiyorum; boş boş yazıyorum ben öyle. bundan sonra da yazmama kararı aldım zaten, oh hayatım karar dolu nasıl bi yoğunluksa(:
SilRomantik'lik konusun da yarışıyoruz azizim :))
YanıtlaSilya birde benim ingilizcem pek iyi değil, şu şarkıları türkçe altyazılı olarak koysan,ben de o duygu seline kapılabilsem he olma mı? -yüzsüz blogger style-
Bu arada "lanet" etme kız :)
kafamı başka bişeye yoğunlaştırmam gerektiği anda bana yoğunlaşacak bişey bulan okuyucuma bayılıyorum. bi ara seni beş kelimeyle tanımlamaya çalışmıştım, keşke bunu da ekleseydim(:
Silşarkıların benim için birer cümlelik mealleri vardı eklediğim, bu sefer de özet şeklinde çevirisi gelsin bebeyim:
o, asla unutamayacağım yüzdür belki,
mutluğumun izi ya da pişmanlığımdır.
belki hazinemdir veya ödemek zorunda olduğum bedeldir
yazın söylediği şarkıdır,
sonbaharın getirdiği rüzgardır,
veya yüzlerce başka şey olabilir
o güzel ya da çirkin olabilir,
açlık veya ziyafet olabilir,
her günü cennete veya cehenneme çevirebilir.
o gülümsemesiyle rüyalarımın aynası olabilir.
veya istiridyesinin içinde, dışardan göründüğünden çok farklıdır.
belki o sürekli bir bulut gibi neşeli gözüküyor olabilir,
hep gururlu ve parlak bakışlı olabilir
ve kimse onu ağlarken görmeyecektir.
o, "o aşk" olabilir, sonsuz olmasını umut edemeyeceğim..
geçmişinin gölgeleriyle bana gelebilir,
ölene kadar unutamayacağım kadın olabilir.
o hayatta kalma sebebim olabilir,
yaşıyor olmamın nedeni olabilir,
engebeli, zor yıllar boyunca üzerine titreyeceğim olabilir.
ben, onun gülümsemelerini ve gözyaşlarını alıp
hepsini bana ait anılar yapacağım.
o, o yolu seçtiyse öyle olması gerekirdi.
ve o, benim hayatımın tek anlamıydı.
yok, ingilizce şarkılar-şiirler çevrilmesin. ya da ben çevirmeyeyim işin uzmanı yapsın bi halta benzemedi bu böyle(:
Canımsın ya :) bence bizim "kalü bela"dan bi tanışıklığımız var ya :) ya da aynı toğraktan serpilmişliğimiz :)
Silben türkçe altyazılı video dedim sen üşenmeden yazmışsın sağol :) ama deydi cidden ne kadar anlamlı,duâ gibi...
benzemiş benzemiş,onu yapamayanlar da var (bkz.ben)
valla olabilir(: yoksa biz o.O
Silyok yok tanıma sen beni. en azından şimdi tanıma, hastayım mutsuzum kafası karışığım hastayım. olmadı başa dönüyorum.
Sayfaların açılmıyor bir de geri git ne bileyim diyor:(, :=( 2. kat çikolataları merak ettim:))
YanıtlaSilaa çalışıyo mu o ya?
Silaylar önceydi ulaşılamayan postlarıma geri git ne bileyim komutu verdiğimde(:
şöyle oldu,
bi kutu çikolatam vardı. kız isteme merasimi çikolatası. sonra ben onu bitti sandım ki bitmesi çok normaldi daldığım için çikolatalara. kutusu diğer eşyaların yanında duruyodu hatıralık mahiyetinde. sonra babam dedi ki mal mısın kızım o çikolatanın bi katı daha var niye sakladın. allahtan aradan beş altı ay geçmedi de böceklenmedi, bilim için kendini feda etmiş olmadı.
ama sonra ne oldu biliyo musun fiamma? bu kez güldürmedi.
seratonin salgılatmadı o çikolatalar bana, salya sümük ağlattı. öküzlük yapıp dünyada kırılan tek insan benmişim gibi postun altına yazdım da yazdım. pişman oldum, kaldırdım git gözüm görmesin dedim.
ama çikolataların bi kısmı duruyo, elime yüzüme bulaşmış olanları saymazsak. göster dersen gösteririm yani, böyle türlü çeşitli çikolata.
Dünyanın en öpüşülesi şarkılarında senin blogunda rastlıyorum.
YanıtlaSilöyle bi kategori mi varmış yav o.O
Sil