şems hakkında çok okudum,
lise yıllarımdan beri.
bana hep mevlana'dan daha çekici geldi.
bilmiyorum, belki mevlana'nın gözümüzün önündeki
dede figürüne karşılık
kanlı canlı güçlü bi adam olduğu için.
zaten sanırım bana mevlana
hiç genç olmamış gibi geliyo..
neyse,
altını çizdim.
herşey insanoğluna feda iken
insanoğlu sadece kendine cefa olmuştur (13)
kimi geceler
mahallemizdeki caminin gasilhanesindeki
tabutun kapağını açar,
içine yatar ve sabaha kadar
ölümün kokusunu çekerdim içime (19)
her insan için bir aşık olma zamanı vardır,
bir de ölmek zamanı (29)
dilim kılıçtır
kınına sokmam. (32)
aşkı kitaplardan öğrenemezsin.
satırlara sığmayacak kadar
bal kahrıdır o.
önce yak kitapları.
aşk kelime değildir ki deftere kaydedesin.
aşk paragrafları talan eder.
aşkın kitaba sığmayışı bundandır.
kitap yorum işidir,
aşk yorumlarda yormaz yolunu.
yola girenin geri dönüş hakkı yoktur. (34)
allah senin kapından
aşk sarayına bir insanı alacaksa,
o insana sen nasıl
seni sevmiyorum dersin? (45)
dilsiz dudaksız
birşeyler söyleyeceğim sana.
birşeyler anlatacağım tüm kulaklardan gizli.
herkesin ortasında konuşacağım
ama senden başka
duyan olmayacak söylediklerimi (71)
sabit sandığın dağların
bulutlar gibi geçtiğini görürsün
Neml-88
(85)
aklımdakileri silmeden
aşkı ateşleyemem (109)
insanlar maşuk aramıyor,
bencil duygularına köle arıyor.
köle buluyor,
ama aşkı bulamıyor.. (156)
madem hamı pişiremiyorsunuz,
bari pişmişi ham etmeyin (180)
ben aşkı mevlana'dan,
taşkınlığı kimya hatun'dan öğrendim (191)
toprağa kimya'yı değil,
gökyüzünü gömmüştük sanki (214)
7 kapı, 7 oda,
7 soru, 7 cellat.
7 atlı, 7 gündüz, 7 gece yolculuktan sonra
konya'ya geldi.
gecenin siyah kanatları,
kardan sütbeyaz bir giysiye bürünen
şehrin üzerini kapladı
ve insanlar ısınmak için evlerine kapanırken
kuzey rüzgarı bahçeleri
darmadağın etme niyetiyle
hanın üstüne esiyordu.
7 atın yeleleri, moğol soluğundan beter
rüzgarlar estiriyordu.
(219)
herşey zamanında güzel.
zamanında anlamlı.
o anı kaçırdıktan sonra
tekrar yaşamanın anlamı yok ki.. (234)