4.6.12

ölmeyeydim iyiydi

talihsizliklerin senin göremediğin taaaa öteki sınırında bir gün geçiriyorum okuyucu.
en büyük talihsizliğin etrafımdaki insanlardan bazıları olduğunu söylememe bilmem gerek var mı..
(düşündüm de, e eh. yok)

herşey sabah telefonumun alarmının acı acı çalmasıyla başladı
normalde dexter'ın jenerik müziğiyle uyanıyorum,
(dexter değil o, dextaağ!)
iki alarm kullanıyorsam biri de mutlaka mecnun'un bu kıza kadar'ı oluyo
ço mutlu neşeli kalkıyorum falan falan.
ama bu sabah..

telefona ne oldu nerden buldu bilmiyorum
bir sesle uyandım ki evlerden ırak..
david lynch filmleri kadar gergin,
eski londra kadar karanlık,
bilumum korku filmleri kadar korkunç.
 nasıl zıpladığımı bilmiyorum.
yanımda jigsaw'u, koynumda chucky'yi görerek uyansam yeminle bu kadar korkmam.
böyle bi melodiyi telefona koyan zihniyetin anasına selam ettim
sonra anlamaya çalıştım neden değişmiş falan diye,
beynim yetmedi.

kazasız belasız evden çıkayım derken
çok konuşmamam, çok dilememem gerektiğini farkettim.
zira yanan bir eşarpla karşınızdaydım sayın okuyucular..
ütüyü bulan adamın sülalesine de sevgiler yolladıktan sonra 
bu sefer sahiden kazasız belasız okula gelebildim.
(boynuma atlayan köpeği ve küflü bardakta kahve içme(!) maceramı anlatmaya gerek duymuyorum, öldürmedikleri için)

kuğu gibi süzülmek suretiynen laboratuvara giderken
sanıyorum merdivenle aynı genişlikte bi ablanın
üstüme doğru geldiğini farkettim.

anatomisi müdahale etmese kanat takıp uçacak..
film şeridi, kafada yıldızların uçma ihtimali falan boş durmadı hemen belirdi gözümde
kenara çekildim ve abla duvara tosladı.
tüm koridorun ilgisini çekerek.
o sırada birkaç duyarlı öğrencinin "ne çekiliyon yazık değil mi" der gibi baktığını gördüm, çok dokundu.
belim kırık demedim, diyemedim okuyucu..


tamam artık bu kadar badire yeter derken bir de küçük çaplı
(40cm falandı çapı temizlediğim alana bakılırsa)
bir yangın yandırdım.
ismi mit tarafından istendiği için sır gibi saklanan,
uğruna dünyanın entrikalarının döndüğü
küllüminatinin falan peşinde olduğu kimyasallarla çalışıyorum çünkü
(oooov!11 eylül saldırıları da bunun için olmuş!)
bana adını söylemiyolar
katıp karıştırırken de küçük ölme tehlikeleriyle karşılaşıyorum
neyse ki ortalığın felaket halini ve suratımdaki korkmuş ifadeyi gören hocam bana hep destek tam destek verdi de içim rahatladı;
"atın ölümü arpadan olsun caanııım"

şimdi sessiz sedasız işlerimi halledip eve gitmeyi
akşam yemeği olarak da cornflakes yemeyi planlıyorum,
en risksizi o..

6 yorum:

  1. Yani, enerji-evren saçmalığıysa olay,birileri evreni pis enerjileri ile doldurmuş olmalı :D Foseptik evren :D Kaderse, o yazan kalemi tutanlara selam olsun, hayatta güzel şeyler de var ulen :D Akşam eve gidince de bir post gir de hayatta olduğunu bilelim , SON DURAK filmi gibi , eğer çevrende şişman ve gözlüklü biri varsa önce o gidecek,haberi olsun :D

    YanıtlaSil
  2. aslında buradan bakınca günün bana oldukça eğlenceli geldi :)

    YanıtlaSil
  3. Bu kadan maceraya rağmen dün daha adrenalinli değil miydi itiraf et?!

    YanıtlaSil
  4. ahaha aylak(: hayattayım ama çok şükür mü diyeyim bilemedim(: leyloşla mecnunun sezon finali varmış, mutsuzluktan öle de bilirim bilemedim şimdi..

    ayşe, nasıl bir eğlenme tarzın var allahasen(: küçükken eşeğin kuyruğuna diken batıran, kedilerin arkasına teneke bağlayan kızın sen dimi?

    fatemişziim, dünle ilgili bir yorum yapmam gerekirse bu kesinlikle şu olurdu: OMFG!
    sezon başlasın, üç kere beş kere on kere yirmi sekiz kere daha gidelim. aç kalalım yine gidelim. çağlar çok yaşasın. sus!mayalım. o teyzeler gibi suratı badanalı bin sekiz yüz yaşında moruklar olup yürüyemezken bile gidelim birlikte.

    YanıtlaSil
  5. Tövbe yarabbi o nasıl bir gün? Gün mü ki o? Yoksa fantastik bir rüya mı? Hayııır diye uyandım filan diyeceksin sandım sonunda be semam. aman git bir bardak kır, en azından bir hamam böceği filan kurban et o nasıl bir negatif enerjiyse bir gitsin :D

    YanıtlaSil
  6. ben o gün ölmedim ya. kurban da etmedim ama ölmedim de. şu an çok şaşırıyorum.

    YanıtlaSil

 
;