22.1.13

Melo! bu şarkı sana gelsin! "çekmecemdeeen gir içeriiii"

bi tanecik kız varmış.
bu kızın bi biloğu varmış.
ama birazcık da işleri felan varmış
biloğuna pek uğraYAmıyomuş.
gel zaman git zaman onu herkesler mimlemiş.
o da baştan savma cavaplar vermek istemediğinden
 bekletmiş hepsini.
çok tatlı bi kızmış.
aman da çok sevimliymiş o yüzden
arkadaşları ona kızmasınmış.
gökten üç elma da zaten onun kafasına düşmüş
cezasını bulmuş.
bitti uyuyabilirsin. 
bir aydır bloğa doğru düzgün uğramadığımı
eğer benim kadar tembel değilsen
farketmişsindir okuyucu.
(etmedin dimi nan. off..)

 melodram beni yüzyıllar önce mimlemişti,
çekmecemi ve çok kullandığım
kozmetik ürünlerini görmek istemişti.

burdan size sahibi sesleniyorum;
benim çekmecem yok..

bi dolap çizmiştim yıllar önce
galiba boyutu bizim evden büyük.
sağolsun baam yaptırdı.
ayakkabılarımı da gördün ya hani raflarda,
işte benim herşeyim o şekilde duruyo.
dolabın kapağını kaydırdığımda
herşeyi aynı anda görmeyi seviyorum.
ama bu durum sadece
topladıktan sonraki iki gün için geçerli.

bu yüzden dağınıklığın kusuruna bakmamanızı rici edicim.

çekmece yoksa dolap olur mu?


kullanmadığım elli kadar rujum,
sol tarafta gördüğün zamanında birini de çekilişle hediye ettiğim
beş bin trilyonlu gri kutulu far paleti,
geline annesinden altı yedi tane rimel
babasından güneş kremleri,
avondan da vazgeçemediğim saç spreyleri..

kozmetik ürünlerimi görmek isteyen
sadece melodram değildi.
blog dünyasının hızlı, zeki, çevik, ahlaklı,
kalemi kuvvetli,
bi gün gidişinden çok korktuğum
diğp'ciği de mimlemişti.

geliyore!


helena rubenstein eyelinerım
ve kapağı zor açıldığı için tepesindeki diş izlerim
uzun yıllar vazgeçilmezim oldu.

sonra sanırım birileri benim aylaynırla çok güzel görünmemi çekemedi(!)
helena'yı tehdit edip 
"durdur ulan şunun türkiye'ye girişini" dedi.

neyse ki bi kutu yedeğim var.
yaşarsam eğer
seksen yaşıma kadar açmayı planlamıyorum.
tiyatoraya giderken dudağıma sürdüğüm
cırt kırmızı rujun,
kırışıklık arası fondötenimin
ve ölü kokumun tamamlayıcısı olsun istiyorum o zaman.

 onun yerine şimdilerde golden rose kullanıyorum
ucu çok ince,
kıvamı çok akıcı,
çok rahat kuruyo ve gözünü benim gibi
çıkartırcasına kaşımadığın sürece çıkmıyo.


rimel olarak volumizer kullanıyorum.


burnumdan uzun kirpiklerim var,
hala volumizer kullanıyorum
ve burdan kirpiği az olan
tüm dünya kadınlarından özür diliyorum..
affedin..

volumizer çift kademeli olan rimellerden.
tepeden çekince az rimelli,
çekmeyince bol soslu geliyo.

yeri gelmişken iki kademeli rimel hazırlayan
üreticilere de seslenmek istiyorum;
olm biz hiç az rimelli kullanmıyoruz
uğraşmayın mekanizmayla falan..

sonracıma ellerim mükemmel beyazlığından
ödün vermesin diye
dışarı çıkarken kremlemek durumundayım.
böyle de beyaz peynir gibi görünme aşkı..


kylie minoque sexy darling
ışıltılı losyon kullanıyorum.
bi keresinde babam getirmişti
bir mm kremi nerdeyse tüm vucuduma yayıcam
öyle miligram miligram kullanıyorum
bitmesin diye..
 bi giden olsa yabışıcam yakasına alması için.

bi de saça koku veren
yürüdükçe kiraz çiçeği kokusu saçan
avon saç spreyim var vazgeçemediğim..


ama sen beni yolda görsen
bu kokudan tanıyamazsın.
neden?
çünkü eşarbım var.
peki hangi kokudan tanırsın?

hava soğuksa, kış veya sonbaharsa,
bi de koyu renkler giymişsem
dolce gabbana sexy çaklıt'tan.

eğer güneşli ama soğuk bi havaysa
pudralı renkler içinde düşes edasıyla yürüyosam
dolce gabbana rose the one'dan.


bahar günüyse chanel coco mademoiselle'den,
yaz akşamıysa chanel no:5'ten..


yaz günüyse avon rare gold'dan.
bi de evden acele çıkmışsam..
yani beni tanıyamazsın okuyucu,
parfüm en kaliteli kamufle yöntemidir!

rimel ve eyelinerdan başka
yüzüm yanmasın diye pudra kullanıyorum.
yüze sürülen fondöten, allık gibi şeylere hiç alışkın değilim.
pudramı da kendim yapıyorum.

biraz renk pigmenti,
bebek pudrası,
biraz maden suyu ve gül suyu,
güneş kremini karıştırıyorum.
basıyorum kutuya.


cildimle ilgili bu yaşıma kadar hiç sorun yaşamadım.
 yüze sürülen kozmetik ürünü kullanmaya da
pek niyetli değilim.

şimdi,
tanıdığım tanımadığım tüm bloggerları mimliyorum.
doldurmayanın kalemi aksın!




35 yorum:

  1. Adsız10:49

    eşarp yazınca türbandan başka bir şey mi oluyor?daha modern mi hissediyorsunuz?ne kadar iğrenç bir durum,insanlar başörtüsü türban demeye utanıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. adsız olarak yorum yazdığınızda bu yaptığınız yorumun provokatifliğini ve çirkinliğini örtüyo mu? daha özgür mü hissediyosunuz?

      benim için başka birşey olmuyor, ister eşarp diyeyim ister örtü; her ikisi de bürünebilmek için sahiden mücadele verdiğim, eğitim hayatımın bi kısmından vazgeçtiğim, kendimi içinde çok mutlu hissettiğim, yaradılışımın bir parçası olarak düşündüğüm şey. yalnız türban demekten imtina ediyorum; bu çemkirişinizin hemen öncesinde türbanın bir örtünme biçimi olduğunu, örtü adı olmadığını öğrenmenizi tavsiye edebilirdim.

      bir tavsiyem daha olacak naçizane;
      insanların kullandığı gayet normal bir kelimeyi çeşitleyerek kimliğinizi saklama gereği duyacak bir yorum yapmak yerine, sevdiklerinize seni seviyorum demeyi çeşitleyin. onları daha çeşitli, daha farklı şekillerle nasıl özel hissettirebilirim diye düşünün. eminim çok daha mutlu olan ve mutlu eden bir insan olurdunuz. tabii bunu istiyorsanız..

      ben tekrar çabaladım ama yazdığımda dediğiniz gibi iğrenç bir durum göremedim, yine de eleştiri yapmaya değer bulduğunuz için teşekkür ederim.

      Sil
    2. ya şu yazdığınız yorumu okuyunca o kadar sinirlendim ki anlatamam gerçi sema hanım size gereken kapağı yapmış ama dayanamadım bende birkaç şey çemkiricem
      birincisi siz yazarın türban demekten utandığını nerden biliyorsunuz?
      bunca kelime arasında tutup onamı taktınız yani ayrıca böyle bir eleştiri yapacak kadar cesaretlisiniz ama adsız yorum yapıyorsunuz yoksa adınızı yazmaktanmı utanıyorsunuz
      neyse yazdıkça sinirleniyorum
      size inat eşarp eşarp eşarp
      sema hanım sizde ne olur kusura bakmayın
      kendimi tutamadımda

      Sil
    3. Babam olsa "bok yemenin arapçası" derdi mesela bu yoruma...

      Sil
    4. yahu "türban" ne ki utanayım, aksine söylemeyi tercih etmem başıma taktığım şey başörtüsü, bunun için kullandığım araç eşarp, içinde bulunduğum olgu tesettürdür. aklımın ucundan geçmez mesela ay bu eteğe uygun bi türban alayım demek.. sinirlenme acemi gelin; belki en iyisi adsız yorumları spame düşürmektir bazen.

      cessie, o ne güzel bi baba sözü be öyle(: benim dedem olsa da bas tokadı derdi ama hayalet de olsa misafirimdir, basamam.

      Sil
  2. heeey yine güldürdün valla okurken.
    :)
    oh oh darlingler seksiler.
    :)
    ama kullandığın herşey iyi ki.
    no 5, matmazel ve diğerleri.
    :)
    tek mimde adın var ama ikisini de yapsana.
    :)))
    ya neden gitcem bi de gitmiyom.
    öle gidenler mi var.
    var demek ki.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. var ki. ço üzülüyorum ben. kalsaydın iki satır yazsaydın okusaydın ölür müydün diye kafasını duvara sürtesim geliyo.

      insanın kendi yamuk olunca bari kullandıklarım düzgün olsun diyo olabilir. şu an aslında tüm amacın bu olduğunu farkediyo ve bunalıma giriyo olabilirim.

      yok şaka şaka. seviyorum onları ben(:

      diğer mimi tosbağa da göndermişti, övleden sonra onu da yapiciim:)

      Sil
  3. ooo ne güzel ciicler paylaşmışsın :)))
    bakımlı hatunları severim :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ben de kısırlı, tavuklu poğaçalı, mantılı sofraları severim.

      yer mi değişsek o.O

      Sil
  4. Nasi belli kaliteli insan nasi belli ediyo kendini nasi nasi ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bak böyle.
      (gözlerimi şaşı yaptım, ebet.)

      boşuna demiyoruz her zaman kuğusu yahni yapılmış ingiliz kraliçesi edasıyla gezen bir terazi kadınıyız diye. inanır mısın yer silerken bile saçlarımı fönlemeden silmem, viledam bile ütülüdür benim.

      şaka be:D ne kalitesi yavrum bildiğin kozmetik ürünleri işte(:

      Sil
  5. Sanskritçe yazılıymış gibi okudum!
    Bende bir tane ruj yok anasını satayım, bir tane rimel yok! :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ehehe(: senin tarzın yeter kuzuşka!

      Sil
    2. "sanskritçe" kelimesini üç kez okudum, ömrü hayatımda bi kez yazmadım nan dedim üzüldüm. bi kez yazayım da gözüm açık kalmasın dedim, onda da santkrisçe yazdım geri sildim. beyinsiz miysem artık..

      Sil
    3. aslında onlar aziz chris soyundan geliyolarmış, "santkris"lermiş." sonra biri yanlış söylemiş günümüze sanskrit olarak gelmişler. bence böyle.

      (bkz: üfürmenin son sınırı)
      (bkz: poposundan uydurmanın en güzel örneği)
      (bkz: sus sus allah kahretmesin bi hata yaptın bari devam ettirme)

      Sil
    4. Benim tarzım liseli ergen tarzı, forevaa :D

      Sil
    5. yunivörsiti üçe geçince bu konuyu bi daha değerlendirelim.

      Sil
  6. ütülü viledalı üfürükçü.
    örtülü komik.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aa örtü demeyelim lüffen anlamadığım şekilde bi iğrençlik var o durumda. te allam..

      sanırım beynimin alakasız bölümleri arasında bağlantılar var benim, içerde lemmings türevi canlılar yollar inşa ediyo. alakasız şeyleri çok rahat üfürebilme ve birbirine bağlama kapasitesine sahibim. bi halta yaramayan bi sürü şeye daha sahip olduğum gibi..

      Sil
    2. hihi biliyorum ne demek istediğini. böle oluyo ya işte, bi dolu bilgi, zeka, kültür, bişileri görme, bağlama, değişik çıkarımlar. çok tatlı aslında, fakat evet bak iş dünyasında da özel yaşamda da hiçbişeye yaramaz haklısın. bunu iyi biliyorum. hafızan da iyi olmalı ayrıca. fekat, etrafta konuşcak insan bulman zor. çünkü, senin tarihinde, kültüründe kimse olmaz. kendin söle kendin gülersin, durumu. amaa bak işte bu blog şeysi iyi ki var. çevrede ise en iyisinden deli çatlak filan derler. bu sölediklerini iyi biliyorum :)

      Sil
    3. yok ben dediğin gibi bi insan değilim ya. o kadar iyi bilmiyorum. sadece kendim söyleyip kendim gülüyorum:D

      Sil
  7. Ebru11:51

    kitap yazmalısın!!!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ben? yukarda yorum yapanlardan birine dedin dimi(:

      iki saniyelik bi heves yaşadım :)

      Sil
  8. Girdim çekmecenden içeriiiii :D
    Geç olsun güç olmasın, bu mimler senin dilinden yazıldığında daha mı güzelleşiyor ne? :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. utanmasam bi sene sonra yazacaktım(:

      teşekkür ederim, ama aslında yok öyle bişey:) mim doldururken çok eğleniyorum sadece..

      Sil
  9. Çok eğlenceli ve çok faideli bir mim yanıtlamaca olmuş vallahi, çok eğlendim, çok gülümsedim, çok da hoşlandım yazdılarından, süper...
    ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. gerçekten mi? ben de çok mutlu oldum bu yazdıklarına(:

      Sil
  10. çok eğlenceli bir post olmuş severek okudum ya :) ürünlerinin hepsi süper :) eyeliner sürmeyi beceremeyen ve kısa kirpikli biri olarak kıskandım yaww :)

    YanıtlaSil
  11. Uzun kirpiikkk!!! ömrüm ona kavuşmak için kah rimellere bulanarak, kah badem yağından medet umarak geçiyor, ama o hep aynı boyda kalmaya devam ediyorrr :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aldığım biyoloji eğitiminin seni üzmesine izin vermicem. o kirpikler uzayacak! hint yağı sür, kalınlaşsın.

      Sil
  12. Adsız19:59

    pudra yapılışını detaylı anlatsan keşke uzun uzun :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. iki günlük bi yolculuğa çıkıcam. şaka nan şaka öyle yakına gidiyoz dinlenmeye, böyle dedim mi çok havalı oldu. geleyim yapayım da anlatayım iyice (:

      Sil
  13. Adsız20:16

    sahimiii :))) çok mutlu olurum gerçekten benim böyle ev yapımı organik pudra yapmaya ihtiyacım var tenim süt beyazı.diyorlar çok beyazsan mısır nişastasından pirinç unundan faydalan direkt sür onu bile yaptım öyle söylim amaa tutunmadıki yüzümde pütür pütür kaldı :(valla yaparsan çok makbule geçecek bilesin ;)

    YanıtlaSil
  14. Adsız17:43

    pudra tarifi ??

    YanıtlaSil

 
;