kız çocuğu her annenin süslü hayalidir okuyucu.
kendi içinde büyütemediği çocuğu
hayata geri döndürme telaşı.
annesinin ayrılmayan parçası,
babasını karşılıksız sevecek tek dişi.
bazıları için prenses,
bazılarımız için kendi ayakları üstünde güçlü dursun,
kimse için karar vermesin diye
doğduğu andan itibaren her kararına riayet edilen minik prensip abidesi.
kız çocuğu yatarılmışların en naifidir okuyucu.
zarif, kırılgan.
bi gülücüğü için maymun eder insanı,
yeter ki ağlamasın diye saatlerdir ağrıyan ayaklarının üstünde
zıp zıp zıplatır,
tutmayan dizlerinin bağı çözülür her dudağı büzüldüğünde.
yorgunluklarının hepsini hiçe saydırır.
acaba ateşlenecek mi diye geceler öncesinden sen ateşlenirsin,
dökülen teline kıyamazsın saçının.
kız çocuğu annesinin elini en güçlü tutandır.
başka ele ihtiyaç duymazsın artık,
önceden yanımda olsun beni anlasın istediğin insanlara artık
kendi tercihi diyerek bakarsın.
hayatının yönünü değiştirebilirsin hiç düşünmeden
onun baktığı tarafa doğru.
yeter ki onun mutsuzluğuna sebep olmasın,
hiçbi şey için ne yaparım bundan sonra diye düşünmezsin.
kız çocuğu annesine her dokunduğunda güç verendir.
belki de bu kadar muazzam bi varlığı
kendi bedeninde taşıdığın için bu kadar güçlenirsin.
bu kadar umursamazsın artık insanların tavırlarını.
neden demelerin yerini
hep bundan sonra yapamazsınlar alır.
kız çocuğu annesinin yere yeniden sağlam basan ayaklarıdır.
bi an önce büyüsün elini daha kocaman tutsun istersin.
yarım yamalak konuşsun, anne desin.
dünyayı seninle keşfetsin,
yeri gelsin senin dünyanı beğenmesin daha iyisine sahip olsun.
rahatsız olmasın diye ellerini kapatmadığın,
sonra canı acımasın diye uykundan uyanıp ellerini tuttuğundur.
canı acımasın diye bu kadar uğraşırken
ilerde başkalarının hiç umursamadan
ona unutamayacağı hayal kırıklıkları vereceğini düşünmeye tahammül edemezsin.
ama onları da bu kadar sevgiyle yetiştirmiyolar mı diye düşünürsün,
şimdiden onu üzecek herşeye kin beslersin.
belki bu sebepten daha fazla seversin,
daha fazla seversem daha az üzülür
kalbini ne kadar sevgiyle doldurursam o kadar mutlu olur dersin.
kız çocuğu en ince detayı hesapladığın,
kendini hep yetersiz hissettiğin,
hep az kaldığındır.
daha dünyadaki iki ayını doldurmamışken
büyür, güvenir, evlenmek ister;
o başkası onu sevmeyi nerden bilebilir,
gerçekten onun için yaşamayı nasıl öğrenebilir onu içinde taşımadan,
kendinden daha önemli nasıl tutar,
nasıl onun incinmemesi için kendini feda eder diye gözlerin dolar.
bunu kimsenin yapmayacağını bilirsin.
yatağına bakıp ağlarsın
o giderse ben ne yaparım diye.
kız çocuğu,
anne olunca anladığındır.
öptüğünde bütün yaralarını iyileştirendir.
rüzgarda saçları uçuşsun, bütün yaraları iyileşsin istediğindir.
bütün gün sana yapışık yaşasa, kucağından bıraktığın anda ağlasa bile
babası gelip ona gülümsediğinde
"acaba beni sevmiyor mu" diye bi an düşündüğündür.
kız çocuğu her üzüldüğünde
ölmeye bi adım daha yaklaştığındır.