şikayet etmek en birinci çözümdür, şikayetvar.com'a öneride bulunmak en ikinci.

hayırlı cumalar okuyucu.

bu cuma hepimize şifa getirsin..

bugün sana hayatta en önemli yaptırım gücü olan

bişeyden bahsetmek istiyorum;

şikayet!

yine herşey bi kek kalıbının başının altından çıktı.

evmanya.com sürekli alışveriş yaptığım bi site,

gittim iki kek kalıbı aldım. 12li, çiçekli.

sipariş notuma da itinayla düştüm,

"lütfen yanlış gönderilmesin" diye.

zira bu sebepten akraba olduğum kargo görevlileri

düğünüme gelse elli çeyrek fazlam olur.

peki bana ne geldi?

6lı tavşanlı kalıp.

olm dedim napayım bunu ben, geri alın.

ben gönderdim,

onlar tamam değiştirdik diyip

ısrarla aynı kutuyu geri gönderdi.

tabi benim ne kadar inatçı olduğumu bilmiyolardı,

onları da anlamak lazım..

itinayla haftada üç kez aradım.

dedim benim kalıbımı gönderin.

bak kalıp yok tedarik edemiyoruz demiyolar.

anlayışsız değiliz yani üç kuruşluk şey için

yaygara koparacak kadar.

ben cevap istiyorum. 

"yok" diyin,

tamam tatlım ilgilendiğiniz için teşekkür ederim diyeyim

şeker gibi kapatayım telefonu.

(bazen böyle anlayışlılıklarım vardır)

ama diyolar ki hanfendi çok özür dileriz

çağrı merkezindeki arkadaştan dolayı sıkıntı çıkmış

notunuzu alamamış, gönderiyoruz.

yalnız her aradığımda

o an konuştuğum arkadaş,

diğer arkadaşa atıyo suçu, bi güzel kötülüyo.

bu nasıl çalışma düzeni, azıcık birbirinizi kayırın yavrum

olmaz bak böyle siz arkadaşsınız diyesim geliyo.

neyse,

iki hafta dayandım, üç hafta, bir ay.

en sonunda şikayetvar.com'a yazdım

bir kalıbı göndermek bir buçuk ay sürmemeli diye.

pek değerli müşteri temsilcisi,

(ama sahiden çok ilgilendi)

durumdan haberi olmadığını,

hatalarını telafi edeceklerini söyleyerek

 bana kooskocaman bi koli dolusu

kek kalıbı gönderdi!

laheyya!

her firmanın böyle müşteri temsilcisi olsa,

bu kadar kibar olsa da hediye göndermese,

ürünün kendisini bile göndermese,

yeter ki bu kadar kibar olsa.

bi de kibarlık şikayetten sonra gelmese..

hemen o gün vodafone'dan biri aradı.

ve ben hala o telefonları açmamayı öğrenemedim..

bana dedi ki

"size internet pakedi verelim, ücretsiz."

benim zaten internet pakedim var

yarısını bile harcayamıyorum,

istemem size lazımsa

alın benimkinin yarısını kullanın dedim.

yalvardı resmen.

tamam dedim, ağlama tamam ver.

ama faturama yansımayacaksa.

tahmin et okuyucu, ne oldu?

allaşkına bi tahmin et, zor değil.

ertesi ay faturam fazla geldi.

atla deve değil, 13 lira internet parası.

ama bi kere ücretsiz demişlerdi,

faturanıza kesinlikle yansımayacak demişlerdi.

aradım ve sadece dedim ki

"16 martta yaptığım konuşmanın kaydını istiyorum"

çok havalıydım, bi görsen.

derdimi anlattım, bana aynen şunu söylediler;
"arkadaş size ücretsiz dememiştir,
yüzde elli indirimli demiştir siz ücretsiz anlamışsınızdır"

bi insan bu kadar mal yerine konmaz.
yüzde hesabını bize ilkokulda öğrettiler yavrum,
sana ayakta pi sayısının
yüz elli basamağını sayar,
yüzündeki şaşkınlığın iç açılarını toplarım ben diyemedim.

şikayet oluşturduk, bi hafta içinde size dönücez dendi.

bi hafta geçti, tekrar aradım.

iş günlerine göre hesaplanıyo, biz size dönücez dendi.

yirmi gün geçti tekrar aradım.

dedim ki

"siz 13 lirayı internet diye kestiniz ya,

işte o benim çok zoruma gitti.

iade edin,

valla ben müşteri temsilcinizin hesabına havale yaparım

gider bi çay içer. derdim para değil yani"

bak nasıl sabırlıyım..

çok uzatmicam,

şikayetvar.com yine derdimi çözdü

dakikasında mesajımı aldım.

şimdi şöyle bi talebim var,

şikayetvar.com sadece firmalarla anlaşmalı olmasın.

ben mesela üyelik yaptırdığımda

telefon rehberimdekileri oraya kaydedeyim,

bi şikayetim olduğunda yüz göz olmadan

oraya yazayım, onlar iletsin.

zira şu sıralar etrafımda

çok fazla aptal yerine koymaya çalışan var..