günaydın okuyucu!
ne biçim de güzel fotoğraf çekmişim.
gerçek çiçekleri masanın üstünden yapma çiçeklerin hizasına getirip
çiçekler çokmuş gibi göstermek,
gelinin kız kardeşini sade ve güzel göstermekten bile
daha önemli ve büyük bi fotoğrafçılık hilesidir.
bu arada annem şu an biloğu okuyosa dikkatini çekerim,
öf masamda bi tane leke yok nerdeyse cama bal döküp kahvaltı yapıcam.
allam çok temiz.
neyse.
çocukluğumdan beri süregelen bir alışkanlığım vardır.
sabahları uyanınca beyaz porselen fincanımda sütlü çayımı içer,
taze sıkılmış portakal suyumdan bi yudum alır,
ve dört dörtlük donatılmış
-bak donatıl"mış" diyorum-
kahvaltı sofrasından tek bi çatal bile almadan
hemen kendimi sıkı bi yürüyüş için dışarı atarım.
gelen geçen nasiplensin diye etrafa
alman somun ekmekleri ve beykınlar serpiştirdikten sonra
deri koltuğuma gömülüp günlük gazetelerin başlıklarına
şöyle bi göz atmak için eve dönerim.
şaka nan şaka.
peynir zeytin neyime yetmiyo.
beykının türkçesini bile bilmiyorum ayrıca.
ebet, hemen hemen her sabah yürüyüşe çıkıyorum ama
olaylar bu şekilde gelişmiyo.
asilzadeyiz dediysek burjuvayız demedik.
benimki maddi değil soydan ve kandan gelen bi sıfat.
beril uyanıyo,
ayılıp iyice kendine gelip
"öf yine mi evdeyiz ya" tripleri ve nurella bakışlarıyla
oturma odasını şöyle bi süzdükten sonra ellerini cama uzatıp
mızırdanmaya başlıyo.
sanki parkta yatırcaz haspamı evde uyanmasın diye.
sen az önce ultra lüks spor ayakkabılar, heşofman falan hayal ettin ama
"ya bi dur da feracemi giyiyim be!"
"of çorap giymeye bile izin vermedin dövcem seni ha"
efektleri eşliğinde hanfendinin uzay kıyafetini giydirip
yakam paçam bi yerde kendimi zor aşağı atıyorum.
neyse ki birinci katta oturuyoz da kazasız atlatıyoruz.
-bu bilokta kusmak serbesttir-
(bkz: bi keresinde kusmuşştum!)
bugün de rutini bozmadan çıktık,
kendimize en mis kokulusundan iki demet karanfil
bi de simit ısmarladık.
beriltoya kendi çiçeğini kendi alması gerektiği öğütledim,
zira karşısına "bizim burda çiçek satılmıyo ki yea" diyen
ama aynı zamanda dünyanın
en medeni yerinde oturduğunu iddia eden biri çıkabilir.
neyse, ben kendime de kızıma da alırım poroblem yok.
ve uzun zamandır yapmadığım bişey yaptım.
simit-kahve kahvaltısı!
bebesine ek gıda vermeyen anaların işi çok zor okuyucu.
kahve içme, çayı nerdeyse beyaz iç, yeşil çay zaten yasak.
bakliyattan, sütten, gerekirse yoğurttan bile uzak dur.
her gün yumurta ye
-ki ben dört ayda iki gün yaptım bunu-
vıt vıt.
dördüncü ayın sonunda kendimi bi şımartıp
bi kupa kafeinli kahve içmek benim de hakkım değil mi ha?!
tamam, gece beril uyumazsa gelip ağlamicam.
kupam ne tatlı dimi (:
yıldızda mastera başladığım o genç, körpe, tazecik zamanlarımda
yıllaaaar yıllar önce
domgünümde diğer akademisyen olma yolundaki arkaşlar almıştı.
oldular da.
baya baya öğretim görevlisi, yardoç falan oldu adamlar
ben hala geçen gün babama neden okulu bitiremediğimi anlatıyorum..
bugün bi liste yaptım.
hani eskiden tudu listlerim vardı ya, nebçim özlemişim.
kalan yünleri değerlendirip berilin oyun halısını bitiricem,
bi mutfak kaldı temizliği bitiricem,
envere beni ikeaya götürsün diye türlü şirinlik yapıp
ikeadan bu sefer kasa sırası beklemeye üşenmeden
sepete koyduklarımı gerçekten satın alarak çıkıcam.
tüm bunları yaparken
benim de kalbim kadar temiz etamini
-hıh.-
ve etamin ipliklerini almayı unutmayıp
yarın tabloları yapmaya başlicam.
gıybetşinasrakun!
işşte şimdi sen düşün!
Yazıyı gülümseyerek okurken son paragrafta "aa hehe gıybetşinas diyor, bana diyor" dedim. Çok mutlu oldum yahu yorum yapmak için eve gitmeyi bekleyemedim ilk yorumu atmak istedim :) bu arada o cam masa öylesine temizmiş ki gerçekten o cupcake şeysi bir rafta duruyor zannettim (ay anlatamadım). Ve bir tuduuu list hatası olarak liste yapmayı bırakma lütfen hatta yaptıklarını da listeye ekle üstünü çiz ne çok da zevkli oluyor diyorum! :)
YanıtlaSilÇok sevgiler, Beril'e öpücük.
Hatası değil hastası tabii :)
Silliste yapmasam hep unuturum ki ben. beynimin bi köşesi gerekli bilgileri unutmaya, diğer köşesi gereksiz insanları ve olayları sürekli olarak saklamaya programlı.
Silannem cam masaya taktı. üzerine örtü örtmekte kararlı, #direnmasa!
Aha aynı beyinden bende de var. Beyinlerimizi tanıştırdığımız için mutluyum :) masa öyle çok güzel masa öyle kalsa ne güzel... :(
YanıtlaSilyazıcı anne oldu :D hemde çok tatlı anne yürüyüşe gitmen çok güzel bu dönemlerde anneler daha hasas oluyor yürüyüş bunu en güzel ilacı bide berilcik yürüyünce montunu giydirdiğin an kapıya yapışacak sen nasıl çıktığını bılemıcın :D bazen dışarı çıkıcam zaman ona çaktırmadan hazırlanıyorum yoksa ne mümkün :D
YanıtlaSilberilcik büyüyünce nerde olucam acaba..
Silallam çok çingene ya kesin dediğin gibi olcak, hiç öyle uslu uslu bekleyecek bi tipi yok.
oh oh mis yürü sabah ne güzel ya
YanıtlaSilbak bu bile benim için lüks
tablolarıda bekliyos artıkın en güzelinden
bir de çiçek işini ne iyi yapmışın aferin kıs sana...
sana da alırım ki çiçek ^^
Siltey tey tablolar uf ne biçim de hazırlanıyo. oof of. lililili. daha etamin bile almadım..
Sema daha sık gel buralara!
YanıtlaSilBak ben masterı bitirdim de ne oldu, doktorası var daha.
Akademi öyle boktan bir yer ki, arkama bakmadan kaçasım geliyor bazen. Siyasi çatışmaların ortasında kalınca anlıyorsun o ay efendim ötekileştirdiklerimizi anlamalıyız diyenlerin ne olduğunu..
O donatılmış masaya çok güldüm :D Fotoğraf konusunda da gerçekten çok yeteneklisin :)
Arada bir kendine izin ver, ye iç. Bak Oğuzalp'in alarjisi var bize her şey yasak. Sütlü kahve nasıl bir şeydi unuttum. Allahtan soya sütü falan gibi bitkisel sütleri keşfettim son zamanlarda . Yine ümitvar olmakta fayda var:)
ya yorumu dün gördüm de bugün cevap yazabiliyorum, dünden beri "ya mastırı bitircem de nolcak sanki akademisyen mi olcam be aman pastacı aççam ki ben zaten nası da atölye" diye geziniyorum. sema bitir şu masterı desen inan okur geçerdim iki saniye sonra hatırlamazdım. beynim çok antiobjektif.
Siloyy minnoş oğuzalp süt falan içemiyodu dimi :( onlar büyüsün de biz yemesek de olur..
ne günlere geldik yaa bak artık neler yazıyosuuun hihihiii :)
YanıtlaSilehehe diğp gelmiş (:
Silbıkmicam bunu yazmaktan her yorumuna. sahiden gülümsüyorum, okuyup somurta somurta yazanlar gibi değil. bak beyle
:)
:)
SilHahah yine gülümseten bir yazı :) Bu arada bekıın domuz pastırması oluyor canım :( Cıss yanee ...
YanıtlaSilhii allah da beni bildiği gibi yapsın.
Sil